Hayalet Kalp | Kitap Yorumu

By aysu - Mart 30, 2019

Hayalet Kalp


Kitap Sayfası: 312 (Ciltli)

Yayınevi: Yabancı Yayınları

Yazar: Ali Benjamin

Özgün Adı: The Thing About Jellyfish






Kitabın Arka Kapak Yazısı:

 Suzy kendini, her şeye yabancı hissediyordu. Çünkü tek yakın arkadaşı Franny'yi bir kazada kaybetmişti. Franny boğulmuştu ve Suzy'nin kötü biten arkadaşlıklarını telafi etmek için başka bir şansı olmayacaktı. Suzy, bu trajedinin sebebinin nadir gerçekleşen bir denizanası sokması vakası olduğuna ve bazı şeylerin durup dururken olamayacağına ikna olmuştu. Bunun üzerine hayal dünyasında sessiz bir inzivaya çekilerek teorisini kanıtlamak için bir plan hazırlamıştı.

  Bu plan Suzy'nin o güne kadar beslediği tüm korkulardan sıyrılmasını ve önüne çıkan tüm engellere karşı koymasını sağlayacaktı. Önünde denizanalarıyla, evrene dair mucizelerle, yeni arkadaşlıklarla ve umutla dolu, kalpleri sızlatacak kadar içten bir yolculuk onu bekliyordu.

  Hayatı, ölümü ve evrenin hayret verici harikalarını... ve hemen yanı başınızdaki sevgi ve umut olasılıklarını fark etmek sandığımız kadar kolay olmayabilir mi?

Benim Görüşüm:

Kitap gerçekten güzeldi yazım dili de güzeldi fakat kitapta çoğunlukla Suzy'nin yaptığı araştırmalar yer aldığından bölümler kısa oluyor ve çabuk bitiyordu.Ayrıca yazıları da biraz büyüktü bu nedenle kitabın içi biraz boş gelebilir. Ve hikayeden pek bir şey anlamayabilirsiniz. Fakat kitabın ortalarına doğru gerçekten Suzy'nin hissettiklerini hissettiğinizi fark ediyorsunuz. O küçük bir çocuk ve siz onun yaşadıklarına üzülüyorsunuz. Bence bu kitabın en güzel yönlerinden birisi.

-SPOİLER İÇEREN ALAN!!!-

 (Bu kısmı yazmak hoşuma gidiyor ;)) ).Bence Suzy saf, masum ve en yakın arkadaşı Franny'ye düşkün olan, çok seven bir kız. Fakat Suzy biraz büyüdükçe arkadaşının değiştiğini, kendisine yeni arkadaşlar bulduğunu ve artık onlara benzediğini fark ediyor. Ve bu onu çok üzüyor. Sonra küçükken Franny'nin ona "Bir gün ben de onlar gibi olursam bana bir işaret ver." dediğini hatırlıyor. O zamanlar ciddiye almamıştı fakat bunu düşünüyor. Ona bir mesaj vermeyi düşünüyor. Arkadaşının elinden kayıp gitmesini istemiyor çünkü. Arkadaşının her geçen gün değiştiğini görüyor çünkü. Nefret ettiği o kızlara dönüştüğünü görüyor çünkü. Ve onun içindeki o kızlardan nefret eden, Suzy ile zaman geçirmekten hoşlanan Franny'yi bulabileceğini düşünüyor çünkü.

 Ben kitabı okuduğum zaman boyunca Franny'nin gerçekten ölmemiş olabileceğini düşünmüştüm. Fakat ölmüş. Ve ben kendimi Suzy'nin yerine koydukça içim parçalandı. Aralarda anlattığı eski anılarını -İlerledikçe yenilerini anlatıyor- duydukça yüreğim sızladı. Arkadaşının ellerinden nasıl kayıp gittiğini görmek gerçekten üzücüydü. Bence bu anıların koyulması güzel olmuş ve hikayeye anlam katmış. Suzy'nin arkadaşına vermek istediği mesaj biraz abartılı olabilirdi ama o arkadaşının gitmesini istemiyordu. Ve bence haklıydı. Ama arkadaşının ağlayarak okuldan çıktığını görünce üzüldüm. Ve biraz da haksız olduğunu düşündüm. Gerçekten güzeldi ama baya hızlı bitti ve sanki içinde bir şeyler eksikmiş gibi geldi -ve bunun ne olduğunu ben bile bilmiyorum sanırım ben Franny ile mutlu bir son bekliyordum-. 


PUANIM: 4/5





  • Share:

You Might Also Like

6 yorum

  1. Uzayla ilgili hikayeleri bende çok severim, bu kitapta güzel görünüyor. Elinize sağlık, sevgiler:)

    YanıtlaSil
  2. Bloğun hayırlı olsun. Umarım devamlı da olur. Başarılar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederimm. Umarım öyle olur ☆

      Sil
  3. sempatik geldiii okuyabiliriim :) buna benzer, göklere anlat, ilk son öpücük, bu kitaplar da iyi baaak :)

    YanıtlaSil

Popular Posts